Tedbir almak bu kadar zor mu!
Toplumumuzda 'Yasak de, otur izle' sözünün bu süreçte
uygulamaya geçildiğini görüyoruz. Çünkü koronavirüs tedbirleri kapsamında ne
kadar yasak uygulansa da bu yasağa aldırış etmeyenlerin sayısı da fazla oluyor.
Bilindiği gibi dünyayı tehdit eden bulaşıcı hastalık olan
koronavirüsün tehlike boyutu küçümsenmeyecek kadar ciddi risk taşıyor. Bu
nedenle Türkiye'de daha hızlı yayılmasının önüne geçmek için birtakım tedbirler
alındı. Bu tedbirlerin başında vatandaşların evde kalmaları uyarıları geliyor.
Ancak bu uyarıları toplumumuz ne kadar ciddiye alıyor?
Yoğunluğun yaşandığı alanlarda kolayca yayılan hastalığa
karşı yoğunluğun oluşmaması için camiler bile kapatılırken, halen bu tehdidi
önemsemeyen insanlarımız var. Hiçbir tedbir boşuna değildir.
Okullar kapatıldı, bunu fırsat bilenler çocuklarını da
alarak gezmeye çıktı. İyiki okulların tatil olduğunu daha rahat
gezebileceklerini belirttiler.
Bazı işyerleri kapatıldı, evde kalmak yerine piknik
alanlarında mangal yapmayı tercih ettiler. “Evde oturamıyoruz, canımız
sıkılıyor” dediler.
Her kurum tedbirlerini alarak insanların mağdur olmamaları
için birtakım hazırlıklar yaptı. Maaş mı çekeceksiniz? PTT bile ATM'lerden para
çekme limitini 3 bin TL'ye çıkardı. Ancak önceki gün PTT şubelerinin önü o
kadar yoğun oldu ki iğne atsan yere düşmez misali.
Uzun kuyruklar oluşturan, yoğunluktan birbirleriyle temas
etme derecesine gelen kalabalık, ne uyarıları dikkate aldı ne de yasakları! Bu
tablo ise tehdit unsuru olarak görüldü ve tepki topladı. Tepkiler haklıydı
aslında. Orada bir kişinin hastalıklı olması yüzlerce kişiye bulaştırmak
demektir. Peki önlem için işlemlerini erteleyen, kendilerini eve hapseden
insanların hakkına girmediniz mi? Onların da içeride canı sıkılmıyor mu?
Ölümden korkmadığınızı söyleyerek kendini haklı çıkarıyorsunuz ama başkalarının
hakkına girerek bu yükün altından nasıl kalkacağınızı düşündünüz mü?
Öte yandan 65 yaş ve üzeri vatandaşlar… Koronavirüs her
yaştaki insanlar için tehlike arz ediyor ama yaşlılar ve kronik hastalar için
bu tehlike boyutu daha büyük oluyor. Gençler yaşlıların hastalığa bulaşmaması için
dikkat etse de bizim amca, dede dediklerimiz evde canları sıkılmış,
Balıklıgöl'de bulunan banklarda toplanıp sohbet ediyorlar. Halbuki onların bizi
uyarmaları gerekmez mi?
Uyarılar dikkate alınmayınca bu kez bu yaştaki riskli
vatandaşlara sokağa çıkma yasağı uygulandı. Ancak koronavirüsten daha çok 65
yaş üstü vatandaşlar gündem oldu. Sosyal medya yaşlı vatandaşların
koşuşturmalarıyla doldu. Her yerde yasağa uymayan 65 yaş üstü vatandaşlar… kimi
zabıtadan kaçıyor, kimi de polisten. Ne olur yani evde oturup torunlarınızla
zaman geçirseniz?
Hiçbir tedbir amaçsız değilken, vatandaşların bu uyarılara
uymaması bizi üzdü. Tek cevapları ise virüsten korkmadıkları, ölümün Allahtan
geldiği oluyor. Bu bilinçsiz açıklamaları bırakın artık. Siz korkmuyor
olabilirsiniz. Ama virüsü tüm topluma yaymaya sebep olmak sizce ne kadar doğru?
Kendiniz için olmasa da başkasının hakkına girmemek için elinizi vicdanınıza
atın!
Yorumlar
Yorum Gönder